“Boş garlar, kuzey filmlerini andırır. Belki duygusunda vardır kuzey, ıssızlık, yalnızlık, kar, beyazlık, boşluk... Tren oysa yalnız garları değil, ovaları en çok da, bozkırları, ve karın adeta bir heykel durumu aldığı zamanları, kentleri, yolları doldurur. Beyazperdeyi de ilk trenin doldurduğunu, sinema salonundaki seyircilerin lokomotif üstlerine geliyormuş duygusuyla kaçıştıklarını okurken biraz şaşırmış, ama çokça gülmüşüzdür. Tren garlardan, yollardan sonra en çok öyküleri, romanları, filmleri, şarkıları, türküleri, mektupları doldurdu... (Trenin gelişi gibi cümlenin de gelişi ve gidişi belli. Siz bir zahmet benim yerime cümlenin devamını şöyle yazıverin: En çok da gönlümüzü doldurdu.)”
 
Bilen bilir, Haydar Ergülen’in yazı hayatını en çok trenler, yolculuklar ve Eskişehir doldurur. Belki bu yüzden İnce Tren’deki yazılar da lirik bir demiryolunda ilerlerken, Edip Cansever’in “Vakit vakit incelen vakit” dediği gibi “incelir” ve gönlümüzde kalır. 
                        
                        
                            Yayınevi
 
								
								Yazar
 
								
								Çevirmen
 
								
								Kağıt Cinsi
3. Hamur
 
								
								Baskı Sayısı
1. Baskı
 
								
								Basım Yılı
2018
 
								
								Sayfa Sayısı
224
 
								
								Kapak Türü
Karton Kapak
 
								-  
ISBN 
 9786052984062
 
							
                         
                        
                            Ortalama Değerlendirme » 
